Kandıra’da yapılması planlanan Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’ne karşı mücadele eden Kandıralılar, DEVA Partisi’nin davetlisi olarak Ankara’ya gitti. 41 kişilik ekip, TBMM’de düzenlenen basın toplantısında seslerini duyurdu. Kocaeli Kandıra Kültür ve Çevre Derneği (KANÇED) üyeleri, DEVA Partisi temsilcileri ve çevre köylerden vatandaşların yer aldığı grup, projenin doğaya ve bölge halkına vereceği zararlara dikkat çekti.

41 KİŞİ KATILDI

Kandıralılar, Çarşamba günü DEVA Partisinin davetlisi olarak Ankara’ya gitti. 41 kişi ile Ankara’ya giden ekip içinde Kocaeli Kandıra Kültür ve Çevre Derneği Kurucu Başkanı ile Deva Partisi Kandıra Belediye Başkan Adayı ve Kocaeli Deva Partisi İl Başkan Yardımcısı Kadir Özdemir, KANÇED Yönetim Kurulu Sekreteri Kemalettin Özlü, Yönetim Kurulu Üyeleri; Fahri Kayaöz, Burhan Adıgüzel, Ertan Tezcan, dernek üyeleri ile Kandıra, İzmit ve çevre köylerden vatandaşlar katıldı.

 

TBMM’DE KANDIRA’NIN SESİ YÜKSELDİ

Kandıralılar, sabah saatlerinde DEVA Partisi’nin Yeni Yol Grup Toplantısı’na katıldı. Genel Başkan Ali Babacan’ın konuşması öncesinde, KANÇED’in çevre mücadelesi övgüyle anons edildi. Saat 14.00’de ise TBMM Basın Toplantısı Salonu’nda DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanı Evrim Rızvanoğlu, Kandıra’daki çöp tesisi projesine karşı çarpıcı bir basın açıklaması yaptı.

“DOĞANIN BAĞRINA ÇÖP DAĞI DİKİLİYOR”

TBMM Basın Toplantısı Salonu’nda konuşan DEVA Partisi Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanı Evrim Rızvanoğlu, projeyi “toprağa, suya ve geleceğe karşı organize bir işgal” olarak tanımladı.

 

“Bu bir çöp tesisi değil, halkı yok sayan bir yağma düzenidir. Çevre sürgünü, insanları doğdukları topraklardan sessizce koparmaktır. Kandıra’da ormanlar, su kaynakları ve tarım arazileri tehdit altında”

diyerek projenin vahim sonuçlarına dikkat çekti.

 

Rızvanoğlu, tesisin 570 dönümlük bir alana, bunun 548 dönümünün orman olduğu bir bölgeye planlandığını belirtti. Meşe, kayın ve gürgen ağaçlarının yok edileceğini, Sarısu Deresi’ni besleyen su kaynaklarının kirleneceğini ve Kandıra Biberi ile Kandıra Karpuzu gibi coğrafi işaretli ürünlerin üretiminin riske gireceğini vurguladı.

 

Bölgenin karstik kireç taşı zemini nedeniyle çöp sularındaki ağır metallerin yer altı sularına sızma tehlikesine işaret ederek, “Bu zehir soframıza kadar gelecek” dedi.

 

HAYVANCILIK VE GIDA GÜVENLİĞİ TEHDİT ALTINDA

Kandıra’da hayvancılığın da büyük darbe alacağını ifade eden Rızvanoğlu,

 

“Meralar yok olacak, hayvanlar temiz su bulamayacak, süt ve et kalitesi düşecek. Akçakese’nin 100 dönümlük merası 16 dönüme indi, şimdi o da bu projeye kurban edilmek isteniyor”diye konuştu.

Projenin, bölgenin gıda güvenliğini tehdit ettiğini ve Anayasa’nın 169. maddesine aykırı olarak ormanların tahrip edildiğini belirtti.

 

ÇED RAPORU VE ALTERNATİF ALANLAR ELEŞTİRİSİ

Rızvanoğlu, ÇED raporunu “projeyi meşrulaştırmak için hazırlanmış bir formalite” olarak nitelendirdi. Ekosistem değerlendirmesinin yüzeysel olduğunu, yaban hayatının yok sayıldığını ve Ekim 2024’te tespit edilen heyelan riskinin görmezden gelindiğini söyledi.

KANDIRA HALKINDAN 8 YILLIK DİRENİŞ

Kandıra halkının 2016’dan beri projeye karşı dilekçeler, yürüyüşler ve davalarla mücadele ettiğini belirten Rızvanoğlu,

 

“8 yıldır susmuyorlar ama duyulmuyorlar. Değer mi çocukların suyunu, anaların sütünü, toprağın bereketini kaybetmeye? Cevap belli: Değmez!”

diyerek yetkililere projeden vazgeçme çağrısı yaptı.

 

“BU TOPRAKLAR SAHİPSİZ DEĞİL!”

Rızvanoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

 

“Bu ormanlar, sular, meralar birilerinin kâr hanesi değil, halkın ortak geleceğidir. Kandıra halkı yalnız değil! Bu ülke, sessizliğe mahkûm edilmiş bir halkın ülkesi olmayacak. Bu direniş, Türkiye’nin, doğanın ve vicdanın ortak sesidir!”

Toplantının ardından KANÇED Kurucu Başkanı Adem Arı,

 

“İngilizler işgal döneminde Kandıra’ya çeşme yaparken, bizim seçtiklerimiz sularımızı kirletmeye çalışıyor”

diyerek sitem etti.

Pirceler köyünden Şerife Tezcan ise su numunelerinin dereden alındığını, çeşmelerden numune alınmadığını belirtti.

Kandıralılar, DEVA Partisi’ne teşekkür ederek TBMM’den ayrılırken, mücadelelerinin süreceğini vurguladı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na seslenen halk, doğaya ve halka rağmen yapılan bu projenin durdurulmasını talep ediyor.

haber : Kocaeli Gazetesi

Advert Advert Advert